İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, Koç Holding sponsorluğunda düzenlenen 16. İstanbul Bienali, bu yıl 14 Eylül-10 Kasım 2019 tarihleri arasında düzenleniyor.
Fransız yazar ve akademisyen Nicolas Bourriaud’nın küratörlüğünde gerçekleşen 16. İstanbul Bienali, Yedinci Kıta başlığıyla insanlığın sebep olduğu doğal veya kültürel atıklara antropoloji ve arkeolojinin araçlarıyla bakan güncel sanat çalışmalarına odaklanıyor. Başlığını okyanuslarda yüzen devasa atık yığınına verilen isimden alan bienal, sanat ve ekoloji arasındaki ilişkiyi de tartışmaya açıyor. Şehrin üç farklı noktasına yayılacak ücretsiz sergilerin yanı sıra çeşitli buluşmalar, konuşmalar ve film programıyla farklı bakış açıları da Yedinci Kıta’ya dahil edilecek.
Japonya’dan Arjantin’e, ABD’den Polonya’ya, İran’dan Tayland’a dünyanın dört bir yanından 25 ülkeden 56 sanatçı ve sanatçı kolektifinin eserlerine yer verecek bienale Türkiye’den 8 sanatçı katılıyor. 36 sanatçı İstanbul Bienali için yeni eser üretiyor.
YEDİNCİ KITA TEMASI HAKKINDA
İçinde yaşadığımız dünyanın yeni bir jeolojik çağa girdiği konusunda pek çok bilim insanı hemfikir. Antroposen adı verilen bu yeniçağın en belirgin özelliği ise, ona jeolojik faaliyetlerden ziyade insan faaliyetlerinin yol açmış olması. Antroposen’de gezegenin insan eli değmemiş köşeleri gitgide azalırken, yerleşim merkezleriyle diğer canlıların paylaştığı kırsal arasında var olduğuna inanılan kültür-doğa ayrımı da ortadan kalkıyor. Dünya, şehirlerin tek bir megapolde birleştiği, merkezi olmayan, tamamen insan üretimi bir mekâna dönüşüyor. Canlılar ile makinelerin, doğal ile yapay zekânın iç içe geçtiği bu çağda sanat ise giderek insanı merkezine almaktan vazgeçerek yönünü insan ile insan olmayan arasındaki sınırın geçirgenleştiği bir dünyayı araştırmaya doğru çeviriyor.
Yedinci Kıta sanatı, insanın etkilerini, takip ettiği yolları, bıraktığı izleri ve insan olmayanlarla etkileşimini araştıran bir antropoloji olarak tanımlıyor. Bienal ana başlığını, Antroposen çağının küresel ısınmayla birlikte en gözle görünür sonuçlarından biri olan, Pasifik Okyanusu’nun ortasındaki devasa atık yığınından alıyor. Popüler bilimde “Yedinci Kıta” olarak anılan bu kütle, 3,4 milyon kilometrekare genişliğinde, 7 milyon ton ağırlığındaki bir plastik yığınından meydana geliyor. İnsan atıklarının okyanusun ortasında yeni bir kıtanın oluşumuna sebebiyet verdiği bu olay, 16. İstanbul Bienali için ekolojik sorunlar karşısında sanatın güncel durumunu pek çok sanatçı, düşünür, antropolog ve çevreci ile birlikte araştırmak için bir çıkış noktası oluşturuyor.

MEKÂNLAR
16. İstanbul Bienali, Pera Müzesi ve Büyükada’nın yanı sıra Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi’nin Tophane’deki yeni binasında gezilebilecek.
İstanbul Resim ve Heykel Müzesi, 1937’de Türkiye modern sanatının başlıca eserlerini korumak, geliştirmek ve kamuyla paylaşmak amacıyla kurulmuştu. 2005’te 9. İstanbul Bienali ve 2011’de 12. İstanbul Bienali’nin de gerçekleştirildiği 5 numaralı Antrepo binasının müzeye dönüştürülmesi için çalışmalar sekiz yıldır devam ediyordu. Kısa bir süre önce müzenin danışmanı olarak Vasıf Kortun’un görevlendirilmesiyle birlikte hız kazanan hazırlık sürecinin ardından müze, 2020 baharında, tasarımı Emre Arolat’a ait olan yeni binasında kapılarını açmaya hazırlanıyor.
2015 yılından itibaren İstanbul Bienali mekânlarından biri olan Pera Müzesi, bu yıl da bienali ağırlıyor. Geniş bir Oryantalist resim koleksiyonuna sahip müze, Anadolu Ağırlık ve Ölçüleri ve Kütahya Çini ve Seramikleri koleksiyonlarını barındırıyor; aynı zamanda önemli sanatçı ve koleksiyonlarla birlikte geçici sergilere ev sahipliği yapıyor. İstanbul Bienali’nin Pera Öğrenme ve Pera Film işbirliğiyle geliştirdiği programlar da sergi boyunca müzede izleyiciyle buluşacak.
Pera Müzesi’nde, arkeolojik sanatın öncülerinden biri olarak kabul edilen Norman Daly’nin kırk yıla uzanan kapsamlı ve detaylı çalışmasının ürünü olan Llhuros Medeniyeti de ilk kez bu ölçekte sergilenecek.
Tarihi boyunca farklı kültürleri bir araya getiren Büyükada da 16. İstanbul Bienali mekânlarından biri olarak izleyicilere beklenmedik keşifler sunacak.
Büyükada’da farklı yapılara yayılan sergi, dünyaca ünlü sanatçı Glenn Ligon’ın bienal için özel olarak ürettiği eser grubuna da yer veriyor. Bu işinde sanatçının pratiğine ilham veren ABD’li yazar ve sivil haklar savunucusu James Baldwin’in İstanbul’daki hikâyesi, yerel üreticilerle birlikte farklı formlar kazanacak.
SANATÇILAR HAKKINDA
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, İstanbul Resim ve Heykel Müzesi
Deniz Aktaş
Diyarbakır’da doğdu, Diyarbakır’da yaşıyor.
Özlem Altın
Goch’ta doğdu, Berlin’de yaşıyor.
Jonathas de Andrade
Maceió’da doğdu, Recife’de yaşıyor.
Korakrit Arunanondchai
Bangkok’ta doğdu, Bangkok ve New York’ta yaşıyor.
Ozan Atalan
Çanakkale’de doğdu, İzmir’de yaşıyor.
Radcliffe Bailey
New Jersey'de doğdu, Georgia'da yaşıyor.
Rebecca Belmore Upsala’da doğdu, Toronto’da yaşıyor.
Dora Budor
Zagreb'de doğdu, New York'ta yaşıyor.
Johannes Büttner
Frankfurt’ta doğdu, Amsterdam'da yaşıyor.
En Man Chang
Taitung’da doğdu, Taipei’de yaşıyor.
Mariechen Danz
Dublin’de doğdu, Berlin’de yaşıyor.
Elmas Deniz
İzmir’de doğdu, İstanbul’da yaşıyor.
David Douard
Perpignan’da doğdu, Paris’te yaşıyor.
Simon Fujiwara
Londra’da doğdu, Berlin’de yaşıyor.
Claudia Martínez Garay
Ayacucho’da doğdu, Amsterdam’da yaşıyor.
Pakui Hardware [Neringa Černiauskaitė ve Ugnius Gelguda]
Klaipėda ve Vilnius’da doğdular, Vilnius ve Berlin’de yaşıyorlar.
Eloise Hawser
Londra’da doğdu ve yaşıyor.
Marguerite Humeau
Cholet’de doğdu, Londra’da yaşıyor.
Suzanne Husky
Bazas'ta doğdu, San Francisco'da yaşıyor.
Rashid Johnson
Şikago’da doğdu, New York‘ta yaşıyor.
Feral Atlas Kolektifi
Dünyanın farklı yerlerinde doğdular ve yaşıyorlar.
Eva Koťátková
Prag’da doğdu ve yaşıyor.
Agnieszka Kurant
Łódź’da doğdu, New York’ta yaşıyor.
Tala Madani
Tahran’da doğdu, Los Angeles’ta yaşıyor.
Jared Madere
New York’ta doğdu, Los Angeles’ta yaşıyor.
Turiya Magadlela
Johannesburg’da doğdu ve yaşıyor.
Güçlü Öztekin ve Güneş Terkol
Eskişehir'de ve Ankara’da doğdular, İstanbul'da yaşıyorlar.
Mika Rottenberg
Buenos Aires’te doğdu, New York’ta yaşıyor.
Max Hooper Schneider
Los Angeles’ta doğdu ve yaşıyor.
Ylva Snöfrid
Umeå’da doğdu, Atina ve Stockholm’de yaşıyor.
Jennifer Tee
Arnhem'de doğdu, Amsterdam'da yaşıyor.
Suzanne Treister
Londra'da doğdu ve yaşıyor.
Ambera Wellmann
Lunenburg’da doğdu, Berlin’de yaşıyor.
Haegue Yang
Seul’de doğdu, Seul ve Berlin'de yaşıyor.
Müge Yılmaz
İstanbul'da doğdu, Amsterdam'da yaşıyor.
Phillip Zach
Cottbus'ta doğdu, Los Angeles'ta yaşıyor.
Pera Müzesi
Anzo
Utiel’de doğdu, Valencia’da öldü.
Pia Arke
Ittoqqortoormiit’te doğdu, Kopenhag’da öldü.
Charles Avery
Oban’da doğdu, Londra ve Mull’da yaşıyor.
Norman Daly
Pittsburgh’de doğdu, New York’ta öldü.
Ernst Haeckel
Potsdam’da doğdu, Jena’da öldü.
Evru/Zush
Barselona’da doğdu ve yaşıyor.
Sanam Khatibi
Tahran’da doğdu, Brüksel’de yaşıyor.
Melvin Moti
Rotterdam'da doğdu ve yaşıyor.
Glauco Rodrigues
Bage’de doğdu, Rio de Janeiro’da öldü.
Luigi Serafini
Roma’da doğdu, Roma ve Milano’da yaşıyor.
Paul Sietsema
Los Angeles’ta doğdu ve yaşıyor.
Simon Starling
Epsom’da doğdu, Kopenhag’da yaşıyor.
Piotr Uklański
Varşova’da doğdu, New York ve Varşova’da yaşıyor.
Anna Bella Geiger
Rio de Janeiro’da doğdu ve yaşıyor.
Büyükada
Monster Chetwynd
Londra’da doğdu, Glasgow’da yaşıyor.
Glenn Ligon
New York’ta doğdu ve yaşıyor.
Armin Linke
Milano’da doğdu, Berlin’de yaşıyor.
Ursula Mayer
Ried im Innkreis’te doğdu, Londra ve Viyana'da yaşıyor.
Hale Tenger
İzmir’de doğdu, İstanbul’da yaşıyor.
Andrea Zittel
Escondido’da doğdu, Kaliforniya’da yaşıyor.
Bình luận